Ana İçerik’e atla
15 dakikalık okuma

SC Johnson, Piramidin En Altındakilere Daha İyi Yaşam Koşulları Yaratmak için Nasıl Çalışıyor

Uzun zamandır SC Johnson’da, tüm dünyadaki aileler için hayatı daha iyi hâle getirmeye kendimizi adadık. 1937 yılından beri tüm vergi öncesi kârımızın %5’ini hayır kurumlarına bağışlıyoruz. Yirmi yıl önce, dünyanın en korunmasız topluluklarından bazılarına daha fazla yardımcı olmak için işe koyulduk.
 
Dünyanın ekonomik piramidinin en altında bulunan, “piramidin en altındakiler” veya “BOP” olarak bilinen 4 milyar insan için nasıl daha iyi bir yaşam fırsatı sunabileceğimiz ve yaşam standartlarını nasıl yükseltebileceğimiz konusunda araştırma yapmaya başladık.

  • Gana’nın Tafo köyünde, 2003’ten beri sıtmanın önlenmesi için sivrisinek kapanları uyguluyoruz.
  • Pire otu çiftçilerinin gelirlerini ve yaşam standartlarını iyileştirmek için Ruanda Pire Otu Projesi gibi çalışmalara yatırım yaptık. Pire otu kurutulmuş krizantem çiçeklerinden elde edilen bitki bazlı bir haşere ilacıdır.
  • Cornell Üniversitesi’nin Sürdürülebilir Küresel Girişim Merkezi ile,kırsal kesimdeki ailelere sinek kovucuları ve böcek ilaçlarını temin eden yeni bir iş modeli  ile sıtmanın bulaşmasını azaltmaya yardımcı olacak yeni yöntemleri araştırmak için iş birliği yaptık.
  • Ayrıca, EKOCENTER programında bir parçası olarak Coca-Cola Co. Solarkiosk ve Ruanda Aile Sağlığı Derneği ile iş birliği yaparak kadınlar tarafından çalıştırılan büfelere su, hijyen, güneş enerjisi ve ürünler sağladık. 


Ayrıca geçen yıllarda, özellikle sivrisinekler tarafından taşınan hastalıkları önlemeye odaklanarak daha da fazlasını yaptık. Yönetim Kurulu Başkanımız ve CEO’muz Fisk Johnson’ın da söylediği gibi, “Böceklerin yol açtığı hastalıklar, dünya genelinde aileler için ciddi bir tehdit oluşturuyor. Aile sağlığını geliştirmek amacıyla, böcek araştırmalarındaki liderliğimizi devam ettirmekte kararlıyız.” 

Şirket, dünya genelinde her büyüklükte ve sosyo-ekonomik düzeyde toplumlardaki ailelerin yaşamlarını iyileştirmeye kendini adamıştır.

Fisk Johnson, SC Johnson Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su

Sivrisineklerin Yol Açtığı Hastalıkların Önlenmesine Olanak Sağlamak
SC Johnson Piramidin En Altındakiler Grubu dünyanın en fakir dört milyar insanı için hastalığı önlüyor. Sivrisinekler tarafından taşınan hastalıkları önleme ve hijyen konularında bütçeye uygun ve ekonomik olarak sürdürülebilir çözümleri sağlamak için en iyi ticari ve yardımsever stratejileri uyguluyoruz.

Sivrisinek tarafından taşınan hastalıklar bireyler ve toplumlar üzerinde yıkıcı etkilere sahip olabilir ve biz korunmasız, ulaşması güç olan topluluklara yardım etmeye bağlıyız.

SC Johnson’un Piramidin En Altındakiler program ekibi, sivrisinek nüfusunu azaltmak, sıtma gibi sivrisinek tarafından taşınan hastalıklar hakkında eğitimi teşvik etmek ve gelişmekte olan ülkelerde toplulukları güçlendirmeye yardımcı olan sürdürülebilir iş çözümleri yaratmak için çalışıyor. BOP programı sosyal etkiyi en üst düzeye taşımak ve ölçeklendirilebilir finansal kapasiteye erişmek için en iyi ticari ve hayırseverlik stratejilerini kullanıyor.

2017/2018 mali yılı içerisinde, BOP programı, sivrisinek ısırması önleme stratejilerini öğretmek için tasarlanan yerel programlarla yedi ülke genelinde 1,7 milyon insana ulaştı. Ruanda’daki toplumsal sağlık noktalarının desteği ile, 60.000’den fazla insan için sağlık hizmetlerine erişim yaratıldı ve bu noktalar, şirketin 2019’da 40 yeni sağlık noktası kurma taahhütü ile genişliyor. 

Ekip ayrıca, stratejik ortaklarla birlikte yeni sivrisinek ısırmasını önleme yöntemlerini araştırmak, tasarlamak ve test etmek için çalışıyor.

Kimlere Hizmet Ediyoruz: BOP Aileleri
İşte sizlere dünya genelinde piramidin en altındaki milyarlarca insan arasından üçünün yaşamına bir bakış. 

Ruanda’nın Nyanza Vilayetinden Sonia ile tanışın

Sonia, Ruanda’nın Nyanza Vilayetindeki Gatsinsino köyünde yaşayan bir geçimlik tarım çiftçisi. 

Ailesinin tüm üyeleri sıtmadan etkilenmiş. Sonia, yerel bir sağlık kliniği aracılığı ile ailesini sivrisinek tarafından taşınan hastalıklardan nasıl koruyacağını öğrendi: sivrisinek cibinliği içinde uyuma, evin etrafındaki çalıları temizleme, durgun suları kurutma ve sivrisinek kovucular. 

Ancak, ailesini korumak için bu eylemlerin önemini anlasa da, mahsül yetiştirerek kazandığı günlük ücretinin değişim göstermesi nedeni ile zor tercihler yapmak zorunda. Zaman zaman, yiyecek aldıktan ve çocuklarının okul ücretini ödedikten sonra geriye çok az kalmakta ve ailesini hastalık taşıyabilen sivrisineklere karşı korunmasız bırakmakta.

Sonia’nın kullanabileceği sıtma müdahaleleri var, ama bunlar yaşamını aksatıyor ve işi ve ailesinin talepleri arasında zaman ayırması zor. Örneğin, devlet görevlileri evleri kalıcı kovucu sprey ile ilaçlamak için köyünü ziyaret ettiklerinde, reddetti. 

Köylülere önceden büyük eşyaları örtmeleri ve taşınabilir ev eşyalarını evden çıkarmaları tavsiye edilmişti. Sonia evin spreylenmesini reddetti çünkü, “çalışmaktan bütün evi boşaltmak için zamanım yoktu.” diyor.

Ders: Sonia ve ailesi gibi insanlarla zaman geçirmek, sadece erişilebilir ve uygun maliyetli değil, aynı zamanda yaşamını aksatmayan, önceliklerine uyan ve hatta yaşamını kolaylaştıran çözümler sunma ihtiyacını güçlendiriyor. 

Eylemler: Bu zorluğa yanıt vermek üzere, sivrisinek kovucu ürünlerin küresel halk sağlığı programlarına dahil edilmesi için Notre Dame ve Unitaid gibi kuruluşlarla iş birliği yapıyoruz. 

Myanmar, Mawlamyine’den Chit Aung.

Myanmar, Mawlamyine’den Chit Aung ile tanışın

Chit Aung her gün gece 1’de uyanarak sabah 8’e kadar kauçuk korusunda kauçuk reçinesi almak için işine gidiyor. İki çocuğu ile birlikte Myanmar, Mawlamyine’de yaşıyor. 

Kauçuk ağaçları gece daha fazla kauçuk reçinesi üretir, bu nedenle çalışmaya erkenden başlamak çok önemlidir. Sabah 8’de kauçuk reçinesini kurutur, öz suyu taşlar ve sonra yerel markette satmak için kauçuk tabakaları halinde sarar. Günde ortalama üç kauçuk tabakası yaparak günlük 3.000 kyat (yaklaşık 2 ABD doları) kazanır.

Chit Aung derin orman alanlarının kauçuk koruları yapmak için kesilmesi nedeniyle daha az sivrisinek olduğunu söylüyor. Ama, bu, çalışırken sivrisineklerin rahatsızlık vermesine engel olmuyor, özellikle de yağmurlu mevsimde. Yanında sivrisinek kovucu getirmiyor çünkü her gün kovucu losyon kullanmaya maddi gücü yetmiyor. 

Çare olarak, kovucu bir üründen daha az verimli olsa da, kendisini sivrisineklerden korumaya yardımcı olduğuna inandığı bir şey yapıyor. Cildini kapatmak için uzun kollu giysiler, uzun pantolonlar ve yılanlardan korunmak için dizlerine kadar çizmeler giyiyor. Zaman zaman, yanlış bir inanışla kendini haşerelere karşı koruduğuna inandığı sigara bile içiyor. Şöyle ekliyor, "hareket etmeye devam ettiğiniz sürece sivrisinekler sizi ısıramayacaktır.”

Sıtmanın sivrisineklerden kaynaklandığını biliyor, ama Chit için hayati öneme sahip bir bariyer, sivrisinekler tarafından taşınan hastalıkların sivrisinek ısırmasından geldiğini anlamıyor. Örneğin, bir sivrisineğin bir muza dokunmasının veya içme suyuna düşmesinin insanı sıtma kapma riskine maruz bıraktığı şeklinde yanlış bir inanışa sahip. Sivrisinekler tarafından taşınan hastalıkların sivrisinek ısırması ile nasıl yayıldığına ilişkin daha iyi bir anlayış, Chit’in ailesini korumada sivrisinek kovucuların rolünü daha iyi takdir etmesine neden olacak.

Ders: 
Hizmet etmeye çalıştığımız çok sayıda insan, temel ürün ve hizmetlere erişimden mahrum olan uzaktaki kırsal topluluklarda yaşıyor. Ayrıca, sivrisinekler tarafından taşınan hastalıkların nasıl yayıldığına ve mevcut koruyucu yöntemlere dair farkındalığın genellikle sınırlı olduğunu veya hiç olmadığını da öğreniyoruz. Bazı durumlarda, insanlar sivrisinekler tarafından taşınan hastalıklar veya korunma hakkında geçmiş nesillerden gelen yanlış inançlara sahipler.

Eylemler:  Bu zorluğu ele almak için, sivrisinekler tarafından taşınan hastalıklara yanıt vermek ve sıtma hakkında ve hastalığı önleyebilecek müdahaleler ve davranışlar hakkında farkındalık yaratmak amacıyla sosyal davranış değişikliği (SBC) yaratmak için ulusal standartlar geliştirmek üzere Ruanda’da ortaklarımızla birlikte çalışıyoruz. 

Ann’in çocuklarından biri. Anna, Peru, Belén’de yaşayan bir ev hanımı.

Peru, Belén’den Anna ile tanışın

Bu, Peru, Belén’de yaşayan bir ev hanımı olan Anna’nın çocuklarından biri. Anna’nın evi, aile üyeleri ve arkadaşları tarafından bağışlanan oluklu saç levha ve kontrplaktan yapılmış.

Ailenin eşyalarından çoğu bağış, hediye veya kurtarılmış materyaller. Anna’nın kocası, Jacob, işçi olarak çalışıyor ve düşük, istikrarsız bir yevmiye kazanıyor. Yiyecek, giysi ve birkaç ev gereci için yeteri kadar kazanıyor, ama daha fazla değil.

Belén Itaya nehri kenarında kurulmuş. Suyun yükselmesi sivrisinek mevsiminin başlamasına işaret ediyor. Anna, sürekli ısırma ve çocuklarının dengue ateşi hastalığına yakalanma korkusu nedeni ile geceleri uykusuzluk çekiyor. En büyük kızı hemorajik dengue ateşine yakalandığı zaman yerel sağlık kliniğindeki hemşireler çocuklarının yatakları altında sivrisinek tütsüsü yakmasını ve zemini çamaşır suyu ve benzin ile temizlemesini önerdi.

Sağlık görevlileri dengue ateşi vakalarını belgelemek ve ailelere sivrisinek cibinliği hakkında bilgi vermek üzere sivrisinek mevsiminin başında Belén’i ziyaret ediyor. Anna, sivrisinek cibinliğinin etkili olduğuna ama nemli yağmur mevsiminde cibinlik içinde uyumanın dayanılmaz olduğuna inanıyor. “Cibinlik içinde uyuyamıyorum çünkü çok sıcak, eğer cibinlik dışında uyusam sivrisinekler beni canlı canlı yiyecek. Her iki halde de uyumuyorum," diyor.

Ders: Anna ve ailesi benzeri insanlarla zaman geçirmek, sadece erişilebilir ve uygun maliyetli değil, aynı zamanda yaşamını aksatmayan, önceliklerine uyan ve hatta yaşamını kolaylaştıran çözümler sunma ihtiyacını güçlendiriyor.
 
Eylemler: Bu zorluğa yanıt vermek için, Bill & Melinda Gates Vakfı gibi kuruluşlarla birlikte insan odaklı bir yaklaşım sergiliyoruz ve gerçekten son kullanıcılarımızın önceliklerini, nasıl yaşadıklarını ve onlar için neyin gerçekten önemli olduğunu anlamak için onların yaşamlarının içine giriyoruz. 

Bir Etkide Bulunmak: SC Johnson’ın BOP Stratejik İlkeleri
Piramidin en altındaki toplumlardaki ailelere ve her yerdeki insanlara yardım etmek için, SC Johnson BOP programı en büyük önceliği olarak sıtma üzerine odaklanmıştır. Dünya nüfusunun yarısı sivrisinek tarafından taşınan bu ölümcül, ancak önlenebilir hastalığa karşı korunmasız durumdadır. 

Ekibimiz, sıtmanın yaygın olduğu yerlerde zaman geçirerek, ailelerin nasıl yaşadığı, özlemleri ve değerleri hakkında bilgi edindi. Ve bunun bir parçası olarak, korunmanın mümkün olduğu yerlerde, ister erişim, isterse maliyet ve farkındalık olsun, bariyerlerin üstesinden gelme yollarını araştırdı. 

Çalışmalarımız, dünyanın en fakir 4 milyar insanına göre özelleştirilmiş ekonomik sunumlar sağlayarak küresel ölçekte toplumlara sivrisinek tarafından taşınan hastalıkları önleme misyonumuza hizmet etmektedir.

Şu ana kadar, BOP ekibimiz köylerinde ve evlerinde 1.000’i aşkın toplum üyesi ve sivrisinek sayısını azaltmak, sivrisinek ısırması ve sivrisinek tarafından taşınan hastalıkların önlenmesi konularında çalışan 150’yi aşkın Sağlık Bakanlığı ve sivil toplum örgütü (NGO) üyesi ile temasta bulundu. Ekip, ayrıca, ortaklar ile yeni sivrisinek kontrol müdahaleleri hakkında dokuz birlikte yaratım seansına katıldı. 

Bu, kolay değil. BOP toplumları genelinde ölçeklendirilebilir, ekonomik olarak sürdürülebilir iş modelleri yaratmak zor. Bunlar, çoğunlukla yeni dağıtım kanalları, yeni müdahaleler ve yeni davranış değişikliği kampanyaları içeriyor. Ekip yeni çözümleri denemeye devam ediyor ve ister çalışsın, isterse çalışmasın her bir deneyimden yeni içgörüler elde ediyor. 

Piramidin en altındakilerden oluşan bir köy.

Öğrenmeye devam ettiklerimizin tamamını kullanarak, SC Johnson’un BOP programı, şu stratejik prensipler aracılığı ile sıtma gibi sivrisinek tarafından taşınan hastalıklara karşı sürekli ilerleme sağlamayı amaçlamaktadır:

  1. En Büyük Etki için Ölçeklendirme - Birden fazla ülke ve bölgede ölçeklendirme için açık bir yola sahip girişimleri denemek ve uygulamak.
  2. Erişim Sunma - Fakir, korunmasız ve ulaşması güç toplumlardaki insanlara, yeni SC Johnson tedarik zincirlerini kullanarak ve var olanları güçlendirerek, hayat kurtaran, kullanıcıların istediği ve uygun maliyetli müdahaleler sunmak.
  3. Temel Yeterlilikleri Kullanma - Lider ev haşere kontrol ürünleri üreticisi olarak uzmanlığımızı kullanarak sivrisinek tarafından taşınan hastalıkları önleyen çözümler sunmak.
  4. Stratejik İşbirlikleri Arama - Devlet, endüstri ve kâr amacı gütmeyen kuruluşlar ile SC Johnson’ın bağımsız olarak uygulayabileceğinin ötesine uzanan etki yaratmak için iş birliğinin gücünden yararlanmak.
  5. Sosyal Girişim Modelleri Oluşturma - Ölçeklendirilebilir finansal kapasiteye ulaşmayı amaçlayan girişimler aracılığı ile sosyal etki yaratma.


Muazzam ilerleme kaydetmemize rağmen durmayacağız. Erişim yaratmak ve dünyanın en korunmasız, en yoksul ve ulaşması en güç toplumlarına uzanan müdahaleler geliştirmek için test etmeye, öğrenmeye ve yeni hedefleri incelemeye devam edeceğiz. İşe yarayan yöntemlerin üzerine inşa edeceğiz ve işe yaramayanlardan dersler çıkaracağız.